Bir kez daha Anna Karenina

Sinema günlüklerinin uzun süreli sessziliğini yeni sene ve Anna Karenina ile bozmaya karar verdim. Keira Knightly ve yönetmen Joe Wright’ın birlikteliği (Pride & Prejudice ve Atonement) 3. film ile devam ediyor. Yönetmenin filmin büyük bölümünü tiyatro içerisinde çekmesi, Anna Karenina’yı standart bir dönem filmi uyarlaması olmaktan çıkarıyor. Ancak bu tercih sinema seyircisini filmden uzaklaştırabiliyor. Çarlık dönemi toplumunun sürekli “rol” yapmak zorunda olan mensupları olarak düşünüldüğü zaman ise tiyatro sahnesi isabetli bir seçim olmuş. Ancak sahnenin Dogville gibi sade bir kullanımı yok, bu tiyatro sahnesinde at yarışı bile düzenleniyor. Tolstoy’un bu çok bilindik kitabından uyarlanan filmin konusu ile ilgili çok bir şey yazmaya fazla da gerek yok aslında. Filmin enleri ise;


Keira Knightly : Dönem filmlerinin en çok yakıştığı aktrist. Önceki uyarlamalarda da başarılıydı ama Anna rolünde gerçekten döktürmüş.

Matthew McFayden: Filmin en eğlenceli performansı. Mr. Darcy’den Oblonsky’e geçişi inanılmaz.

Kostümler: Oscar için En iyi Kostüm adayım.

Tv ve sinema için defalarca uyarlanan (16 film ve 5 mini-seri) Anna Karenina’yı bir de Joe Wright yorumuyla izlemenizi tavsiye ederim.